Katıldığı programda konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Türkiye bu saatten sonra basit bir montaj ülkesi olmayı kabul etmez. Buna asla rıza göstermeyiz. Dolayısıyla Türkiye’de katma değerin oluşması, araştırma, geliştirme, tasarım kabiliyetleriyle birlikte yetkinliklerin gelişmesinin sürdürülmesi bizim için her daim öncelikli. Bunun için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Muhtemelen HİT 30 kapsamında yakın zamanda yeni müjdeleri de kamuoyuyla paylaşacağız. Şubat ayı içerisinde 2,5 milyar doların üzerinde bir yeni yatırım ilanını da inşallah kamuoyuyla paylaşmış olacağız” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Şişli’de bir otelde düzenlenen Bloomberg HT Teknoloji Zirvesi’ne katıldı. Türkiye’nin teknolojide attığı adımlardan bahseden Kacır, Türkiye’nin 2030’a kadar yüksek teknoloji üretiminde küresel bir merkez olma hedefini gerçekleştirmeye yönelik stratejik yatırımlarını anlattı.
‘TÜRKİYE İNSANSIZ HAVA ARAÇLARINDA KÜRESEL PAZARIN YÜZDE 68’İNİ ELİNDE TUTAN BİR ÜLKE’
Büyük bir üretim gücü olduğumuzu belirten Mehmet Fatih Kacır, “Bunun yanında artık iddialı bir teknoloji gücüyüz. Bunun da en somut göstergesi savunma sanayi oldu. Savunma Sanayi Türkiye’nin kendi geliştirdiği yerli ve milli ürün ve sistemlerle aslında dünya çapında dikkat çeken başarılar elde ettiği bir alan. Bugün Türk Savunma Sistemlerinde yerli sistemlerin payı yüzde 80’lerde. Biz bunu yüzde 20’lerden buraya getirdik. Avrupa Birliği’nde bu oran yüzde 20’lerde. Avrupa Birliği yüzde 80 civarında savunma sanayinde dışa bağımlılık içinde. Türkiye ise yüzde 80’den fazla kendi ürünlerini kullanabilen bir ülke. Bu geldiğimiz noktayı gösteriyor. Artık pek çok kritik platformda rakiplerinin çok daha iyisi ürünler ortaya çıkarıyor Türk Savunma Sanayi. Bunun da en bariz örneği insansız hava araçları. Türkiye insansız hava araçlarında küresel pazarın yüzde 68’ini elinde tutan bir ülke. 50’ye yakın ülkeye insansız hav araçları ihraç edildi. Bu da aslında yüksek teknolojide paradigma değişimlerine odaklandığımızla, başka ülkelerin onlarca yıl boyunca, yüzlerce milyar dolar harcayarak, on binlerce insan kaynağıyla yaptığı işleri taklit ederek kopyalamak yerine kendi özgün yol haritamızla paradigma değişimine odaklandığımızda ne kadar hızlı sonuç alabildiğimizin ve ne kadar büyük başarılar elde edebildiğimizin ispatı oldu. Biz arzu ediyoruz, hedefliyoruz ki Türk Savunma Sanayiindeki bu başarıyı diğer sanayi ve teknoloji başlıklarına da taşıyalım. Türkiye bunu yapabilecek güçte. Türkiye’nin en önemli avantajlarından biri aslında ürün portföyünün çeşitliliği. Bu Türk sanayine muazzam bir esneklik getiriyor. Türkiye Çin’den sonra Avrupa ortasına kadar uzanan çok geniş bir coğrafyada en fazla sayıda ürünü, ürün çeşidini en fazla sayıda ülkeye rekabetçi şekilde ihraç edebilen ülke” dedi.
‘TÜRKİYE’NİN TEKNOLOJİ GELİŞTİRME YOLCULUĞUNDA İDDİA SAHİBİ BİR ÜLKE OLMASINI ARZU EDİYORUZ’
Bakan Kacır, “Hali hazırda dünyada yapay zekayı regüle eden küresel düzeyde insanlık yararına yapay zeka teknolojilerinin geliştirilmesi, yapay zekanın hem kullanımı hem gelişiminde küresel düzeyde demokratikleşmenin sağlanması, katılımcılığın sağlanması gibi başlıklarda hepimizin arzu edeceği kural setlerini tarifleyen ve bir mutabakat bir platform, bir anlayış bir hukuki zemin maalesef yok. Pek çok uluslararası platformda yapay zeka tartışması çıkıyor ama bir yandan da yapay zeka geliştirme süreci dolu dizgin devam ediyor. Bizler bütün bu hikayenin nerelere gidebileceğini görüyoruz. Biz Türkiye olarak yapay zekanın etik, ahlaki, insanlık yararı çerçevesinde geliştirilmesi konusunda uluslararası inisiyatiflerde çok güçlü bir söz ortaya koymaya gayret ediyoruz. Bununla birlikte Türkiye’nin bu teknoloji geliştirme yolculuğunda iddia sahibi ve rekabet gücü sahibi bir ülke olmasını arzu ediyoruz. Bunun için yerli ve milli kabiliyetlerimizi geliştiriyor ve hızlandırıyoruz” diye konuştu.
‘OTOMOTİV SANAYİ TÜRKİYE’NİN İHRACAT LOKOMOTİFİ’
Elektrikli araçların kendileri için çok önemli olduğunu dile getiren Fatih Kacır, “Elektrikli araçlar bizim için çok önemli bir başlık. Otomotiv sanayi Türkiye’nin ihracat lokomotifi. Türkiye geçtiğimiz yıl 37 milyar doları yakaladı. Bu sanayi kolundan Türkiye’nin vazgeçmesi asla düşünülemez. Bilakis bu dönüşümü fırsata dönüştürerek Türkiye yeni mobilitenin lider ülkelerinden biri olabilir. Bunun için yenilikçi teknolojilere yatırımı hızlandırmalıyız” şeklinde konuştu.
‘BYD’NİN YATIRIMI DOLAYLI OLARAK 25 BİNE YAKIN KİŞİYE İSTİHDAM SAĞLAYACAK’
BYD’nin yatırımı hakkında konuşan bakan Kaçır, “BYD dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi. Onun Türkiye’de yatırım yapması için gayret ettik. Nihayetinde hem onlar için hem Türkiye için fırsatlar yaratacağına inandığımız bir yatırım planında uzlaştık ve onların yatırım süreci de başladı. Manisa’da 150 bin araç kapasiteli bir yatırım tesisi ve aynı zamanda bir Ar-Ge Merkezi kuracaklar. Doğrudan 5 bine yakın dolaylı olarak 25 bine yakın insana istihdam fırsatı yaratmış olacaklar. Biz gerek BYD ile gerek tüm paydaşlarla, küresel yatırımcılarla yatırım planlarının Türkiye’nin mevcut ekosistemini geliştirici bir istikamette ilerlemesi konusunda ortak bir çalışma yürütüyoruz” dedi.
‘ŞUBAT AYI İÇERİSİNDE 2,5 MİLYAR DOLARLIK YENİ BİR YATIRIM İLANINI PAYLAŞACAĞIZ’
Kacır, “Türkiye’de katma değer oluşmasını önemsiyoruz. Türkiye bu saatten sonra basit bir montaj ülkesi olmayı kabul etmez. Biz buna asla rıza göstermeyiz. Dolayısıyla Türkiye’de katma değerin oluşması araştırma, geliştirme, tasarım kabiliyetleriyle birlikte yetkinliklerin gelişmesinin sürdürülmesi bizim için her daim öncelikli. Önümüzdeki dönemde yenileri gelecek. Bunun için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Muhtemelen HİT 30 kapsamında yakın zamanda yeni müjdeleri de kamuoyuyla paylaşacağız. Şubat ayı içerisinde 2,5 milyar doların üzerinde bir yeni yatırım ilanını da inşallah kamuoyuyla paylaşmış olacağız. Hali hazırda 7 milyar dolara yakın finale yaklaştığımız yatırım süreci var. HİT 30 başlıkları içerisinde. Bunun 2,5 milyar dolarını inşallah bu ay içerisinde ilan etmeye hazırlanıyoruz” ifadelerini kullandı.
